Depresyon

Depresif bozukluk hayattan keyif alamam, mutsuz ve değersiz hissetme, suçluluk duyguları, geleceğe ilişkin umutsuzluk, iştah ve kilo kaybı ya da alımı, dikkat ve konsantrasyon eksikliği… gibi birçok belirti ile karakterize olan bir ruhsal sıkıntıdır. Depresyonu ortaya çıkaran birçok neden olmakla birlikte depresif bozukluğun temelinde çoğu zaman bir kayıp duygusunun ve telafi edilmezlik inancının yattığını söyleyebiliriz. Depresyon yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen temel sorunlardan birisidir. Müdahale edilmediği takdirde kronikleşebilir. İntihar davranışının en önemli sebebi kişinin depresyonuna medikal ve psikoterapötik yollarla müdahale edilmesinde geç kalınmış olmasıdır. Depresyondaki bir kişiye en kısa süre içerisinde ihtiyaç duyduğu medikal ve psikoterapötik desteğin sağlanması gereklidir.

Panik Atak ve Panik Bozukluk

Panik bozukluk başlığı altında incelenen panik atak durumu tedavi kliniklere başvuran kişilerin depresyon ile birlikte en sık yakındıkları şikayetlerin başında gelmektedir. Panik atakların oluşma sebebi kişinin kontrolünü yitireceği korkusudur. Kişi bayılmaktan, rezil olmaktan, delirmekten, ölmekten…vs. şiddetle korkar. Bu korku/kaygı sonucunda beden de bir dixi istenmeyen belirti ortaya çıkar. Bu belirtiler arasında ellerin titremesi, terleme, kalp atışlarının hızlanması, nabzın artması, nefes alıp vermekte güçlük çekme, baş dönmesi, vücudu ateş basması…vb. belirtiler sayılabilir. Bu belirtilere eşlik eden olumsuz düşünceler ise çoğu zaman kişinin bayılacağını, delireceğini veya öleceğini sanmasıdır. Böyle bedensel duyumlar hisseden ve olumsuz düşünen kişinin kaygısı da gittikçe artar. İlk on dakika boyunca hızla artan kaygı, panik atak, on dakikadan sonra yavaş yavaş azalmaya başlar. Panik bozukluk ilaç tedavisi ve psikoterapiye en hızla yanıt veren psikolojik sıkıntılardandır. Panik bozukluğa bağlı panik ataklar yaşayan kişilerin gecikmeden medikal destek ve psikoterapi almaları önerilmektedir.

Öfke Kontrol Sorunları

Öfke kontrol sorunu birçok psikolojik ve psikiyatrik soruna eşlik edebilen bir durumdur. Öfke kontrolünde zorlanan kişiler çoğu zaman yaşadıkları duruma uygun olmayacak şiddette tepkiler verirler. Tepki şiddetindeki bu yükselme sebebiyle öfke kontrolünde zorlanan kişilerin çevreleriyle olan ilişkileri de yıpranır. Öfkesini kontrol etmekte zorlanan kişilere psikoterapötik süreçte öfke duygusunun ortaya çıktığı durumlarda daha işlevsel nasıl tepkiler verebilecekleri bir diğer deyişle öfkelerini daha sağlıklı yollarla nasıl ifade edebilecekleri ve öfkeleriyle nasıl baş edebilecekleri, öfkelerinin ardında yatan ihtiyaçların neler olduğuna ilişkin farkındalıklarının arttırılması gibi konularda yardımcı olunmaktadır.

Mobbing ve İş Problemleri

Mobbing, özellikle son yıllarda fazla duyulmaya başlanmasına rağmen aslında uzun yıllardır kişilere ve iş performanslarına zarar veren bir davranış şekli. Mobbingi, Türkçe içerisinde ‘yıldırma’ olarak tanımlayabiliriz. İş ortamında çeşitli kademelerde, çalışan kişilerin uğradıkları mobbingi uygulayanın bu davranışının altında birçok psikolojik sebep olabilir. Ancak bu noktada önemli olan, mobbinge maruz kalan kişinin kendisiyle ilgili daha donanımlı, psikolojik açıdan daha güçlü bir ruhsal yapı oluşturacak adımı atması ve kendisini bu davranışlardan korumayı öğrenmesi gerekir. Kişi psikolojik anlamda profesyonel destek alıp süreci kendisi açısından doğru yönetirse, mobbing ihtimalini azaltıp daha mutlu bir iş ortamını kendisine hazırlayacaktır. Bu sayede, aynı zamanda kendisiyle ilgili başka farkındalıklar yakalama şansınıda bulacaktır. Mobbing , özellikle İstanbul gibi, iş yaşamının yoğun ve yorucu olduğu bir metropolde, hatta Ataşehir gibi nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu ilçelerde, ilişkisel sorunların yanında kent sorunları da üzerine eklenince gözardı edilmemesi gereken bir problem olarak ortaya çıkıyor.

Genel İlişki Problemleri

İlişki problemleri flört ve/veya evlilik yaşantısı içindeki kişiler arasında, arkadaşlık ilişkisi içindeki kişiler arasında, işveren çalışan…arasında çıkan tüm sorunları içerir. İnsan sosyal bir varlıktır ve bir çevreye aittir. Kendi yaşam alanı içerisinde kişinin diğerleriyle nasıl ilişki kurduğuna, kendisini ne kadar ifade edebildiğine, kendisine ve karşısındakine ne kadar güvenebildiğine, ne kadar samimi bir şekilde kendisini açabildiğine bağlı olarak ilişkilerinde sorunlar yaşama olasılığı belirlenecektir. Psikoterapi sürecinde ikili ilişkilerinde sorun yaşayan bireylere yönelik farkındalık arttırıcı çalışmalarla kişilerin ilişki kurma ve sürdürme becerileri desteklenmektedir.

Evlilik Problemleri

Evli çiftler arasında yaşanan problemlerin birçok farklı sebebi olabilmektedir. Bunların başlıcaları arasında çiftin birbirlerinin aileleriyle olan ilişkilerinde çeşitli sorunlar yaşanması, çiftlerin sorunları açıkça konuşmak yerine suçlayıcı, yargılayıcı, eleştirel bir iletişim dilini benimsemeleri, çocuk yetiştirme tutumları arasındaki farklılıklar, ekonomik zorluklar, aldatma, yalan söyleme, kumar, içki bağımlılığı gibi sebepler yer almaktadır. Evlilik yaşantısı içindeki sorunların çözümlenemediği durumlarda evlilik bağının aşındığı, yıprandığı, kimi zaman koptuğu ya da kopamadığı durumlarda ise çatışmalı, tatminsiz, mutsuz bir hale geldiği görülmektedir. Psikoterapi sürecinde doğru iletişim yöntemlerini ve ilişki kurma şeklini öğrenerek evlilik sorunları çözümlenebilmektedir.

Obsesif Kompulsif Bozukluk

Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), takıntılı bazı düşüncelerin (örneğin “ocağın altını açık mı bıraktım?”) zorlanımlı bazı davranışlara(örneğin ocağın altını açık bırakıp bırakmadığını defalarca kontrol etmek gibi) yol açtığı psikiyatrik bir durumdur. OKB’li bir birey takıntılı düşüncelerinin mantıksız olduğunu bilir ama düşüncelerini de onlar nedeniyle ortaya çıkan davranışlarını da yapmadan duramaz. Elinde olmadığını düşünür. OKB ilaç tedavisi ve buna ek olarak uygulanacak psikoterapi teknikleri kullanılmadan çözümlenmesi çok da mümkün olmayan bir durumdur. Tedavi edilmediğinde ise kronikleşme hali gösterir. Bu sebeple OKB’si olan bir bireyin mutlaka ilaçla ve psikoterapiyle birlikte uygulanacak olan tedavi sürecini bir an önce başlatması gereklidir.